VEFA

Şu güzide spor kulüplerinin adı, genelde kuruldukları ya da bulundukları semt kaynaklıdır. Çok nadir rastlanır eskinin Adana Demirspor’u, ya da MKE. Ankaragücü gibilerine. En üst lige çıksalar da, hemen indiriverirler aşağıya. İşlerine gelmez!

Karagümrük, Göztepe, Feriköy, Sarıyer, Karşıyaka, Nişantaşıspor ve daha niceleri gibi, o semtin gönül vermiş insanlarınca kurulmuş, cefakarca yaşatılmıştır.

Ne “Avcı” olmuş, ne körü körüne “İnan”mış, ne de “Mesut” olabilmiş, ancak gönülden huzurla dolmuş ahlaklı sporcuların, yöneticilerin yuvasıdır.

1908’de kurulmasına rağmen, şimdi kimse hatırlamaz VEFA’nın ne büyük ustalar yetiştirdiğini. Ya da bilirler mi, büyük emekler vererek semtinin takımı için özveriyle çalışıp yıllarını veren yöneticilerini.

İki büyük santrforu, Muhteşem ve Garbis Beylerin toplamda 162 gol attığı bilinmez. Üstelik siboplu, balçıktan nerdeyse 2 kg. olmuş deri topla ve bataklık sahada yapılan mücadele önemsenmez. Renklere, spora olan gönül bağının adı geçmez.

Merak eden araştırıp okusun, biraz da şaşırsın.

Asıl önemlisi, günümüz toplumunda giderek yitip giden değerlerimize nazire yaparcasına ismindeki mütevazı, derin ve hüzünlü anlamdır.

VEFA bir başkadır.

Adı yeter.

VEFA..

(*) Haluk Okan’ın değerli anısına saygıyla.